Haber Detayı

Tebliğ gümrükleri kilitledi, milyar $’lık kayba yol açtı


Plastikte, atık veya orijinal ayrımı olmadan tüm ithal hammadde için belge istenmesi sıkıntıyı büyütüyor

SERCAN AKINCI

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkanı Selçuk Aksoy, “Ekonomi Bakanlığı’nın Ürün Güvenliği ve Denetimi Tebliği plastik sektörünü 3 hafta içinde 1 milyar dolarlık kayba uğrattı” dedi. Tebliğde yapılan değişikliğin sorunu çözmediğini belirten Aksoy, konuyu mahkemeye taşıyacaklarını belirtti. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu da “Müdürlüklerdeki memurlar "10 tane ‘kapsam dışıdır’ yazısı versem ve bunlardan birinde sorun çıkarsa iş bana kalacak" diyerek, bütün ürünleri analize gönderiyor. İstanbul’da sadece 1 memur plastik sektörü için kontrol yapıyor. İstanbul’daki tüm plastikçiler içinde ‘Memur Gürkan’ popüler oldu. Şu anda iğne deliğinden mal geçirmeye çalışıyoruz” dedi.

İthalatta karmaşa ve zorluk yaratan tebliğe “hurda plastik ithal edilip, yeni gibi gösteriliyor” şikayeti üzerine açılan dava yol açtı. Danıştay, beyan usülünü kaldırdı. Ekonomi Bakanlığı “Ürün Güvenliği ve Denetimi Tebliği”nde 17 Şubat 2015’te değişikliğe gitti. Böylece ithalatta beyan usülü kabul edilmediği, orijinal hammadde ile atık hammadde aynı gümrük tarifesi içinde yer aldığı için topyekün tüm hammadde ithalatında atık olsun olmasın ‘muafiyet’ belgesi almak zorunlu hale geldi. 14 bin firmayı kapsayan plastik sektörünün hammadde girişleri teste tabi oldu. Sınır gümrüklerinde uzun araç kuyrukları oluşunca lojistikçiler de isyan etti. Sektör kuruluşları, OSBÜK, UND devreye girdi. Tebliğde 4 Mart gece yarısı düzeltme yapıldı. Yeni tebliğde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ihtiyaç duyması halinde her parti malı laboratuvara gönderme yetkisi verilirken, orijinal ürünlere zorunlu olarak kapsam dışılık yazısı alınması şartı korundu. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy’un açıklamasına göre yeni tebliğde, serbest bölgeler atlandı. Serbest bölgelerdeki yerleşik firmalar da büyük sıkıntıya düştü. Aksoy, “Yerli girdilerle yapılan üretimlerde dahi ‘Türk Malı’ Türkiye’ye giremiyor” dedi.

Sorun il müdürlüklerine taşındı

4 Mart tarihli düzeltmede denetimlerin giriş gümrüklerinde değil, il müdürlüklerinde yapılması öngörüldü. Bu değişiklik TIR kuyruklarını önledi. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Çetin Nuhoğlu, “Tebliğ değiştirildikten sonra taşımacılar için genel olarak bir problem kalmadı. İthal mallar iç gümrüklerde bekletiliyor. Sadece iç bölgelerdeki kapasiteler nedeniyle birtakım problemler yaşanabilir” dedi. Ancak plastik üreticilerinin sorunları büyüyerek sürüyor. Bakanlık yetkilileri, Başyazarımız Osman Saffet Arolat’a yaptıkları açıklamada, “Kapıdaki yığılmaları önlemek için denetimin il müdürlüklerine geçerek kapıların rahatlatılmasını istedik. Bu sağlandı. Ama sorun oraya taşınmış oldu. Çok geniş kapsamlı bir hammaddenin denetimi söz konusu. Üç bakanlık temsilcileri toplandı. Eski usül beyana dönülmesi düşünüldü. Ancak, Danıştay kararı bu konuda ellerini kollarını bağlıyor. Şikayetler sürüyor” dedi. PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, “Tebliğ hükümlerini, gerek personel gerekse donanım eksikliklerinden dolayı sanayinin hızına yetişemeyecek şekilde yürüten Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri, ne yazık ki bu işin içinden çıkamıyor! Bu arada, hem plastik sektörünün hem de ara malı verdiği ambalaj, otomotiv, inşaat, elektrik-elektronik ve tekstil gibi onlarca sektör milyarlarca dolarlık zarara uğruyor ve uğramaya da devam edecek. Geçen yıl yaklaşık 14 milyar doların üzerinde katma değer üreten bir sektörün bürokratik işlemlerle sekteye uğratılmasında ilgili bakanlıkların yeterince ilgili olmamaları etkili oluyor. Yerli üretici ithalatın durma noktasına gelmesini fırsat bilip her hafta zam yapıyor. Tebliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için hukuki hazırlıklara başladık” dedi.

"Dava açacağız"

Tebliğin uygulamasıyla atıkla ilgisi olmayan 1. sınıf hammaddelerin şu anda ne kadar süre ile gümrüklerde bekleyeceğinin bilinmediğini söyleyen Aksoy şöyle devam etti:
“Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine başvuran sektör mensupları, ilgili izinlerin verilmesi noktasında zorluklarla karşılaşıyor. Ve her geçen gün; belge maliyetleri, ardiye maliyetleri, yerli üretici ithalatın durma noktasına gelmesini fırsat bilip her hafta zam yapması, gecikmelerden dolayı yaşanan üretim ve ihracat kayıpları ile spekülatörlerin yarattığı fiyat artışları, üç haftada sektöre yaklaşık 1 milyar dolara mal olmuş görünüyor. Plastiği üretiminde kullanan ambalaj, otomotiv, inşaat, elektrik-elektronik, tekstil, medikal vb. sektörlerde de üretim ve ihracat kayıpları yakında gündeme gelmeye başlayacak. Danıştay kararı hakkında Ekonomi Bakanlığı’nın temyize gitmemesine anlam veremedi. Tebliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için hukuki hazırlıklara başladık. Üretimde ihtiyaç duyulan tüm hammaddeleri gümrükten çekemeyen sanayiciler ciddi bir zaman ve maddi zarara uğrayıp, sanayide üretim durma noktasına gelmişti. Ekonomi Bakanlığı’nın içinden çıkılmaz bir hale gelen bu duruma çözüm aramak için yeni bir değişikliğe gitmesi, sorunu çözmedi. Aksine, 04 Mart 2015 tarihli tebliğe göre, getirilen hammaddenin orijinal olduğunun belgelenmesi de yetmiyor, ayrıca bu belge ibrazı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerinden bürokratik işlemleri aylarca süren izinlerin alınması da gerekiyor.”

"Memur Gürkan popüler oldu"

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, konu hakkında şu açıklamayı yaptı: “Tebliğ değiştirilken son anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlükleri’nin gerek duyduğu ürünü analize gönderebileceği maddesi eklendi. Şimdi bu müdürlüklerdeki memurlar 10 tane ‘kapsam dışıdır’ yazısı versem ve bunlardan bir tanesinde sorun çıkarsa iş bana kalacak diyerek, bütün ürünleri analize gönderiyor. İstanbul’da sadece 1 tane memur plastik sektörü için kontrol yapıyor. İstanbul’daki tüm plastikçiler içinde ‘Memur Gürkan’ popüler oldu. Bizim beyanımız kabul olmuyorsa, ihracatçı firmanın ‘bu ürün orijinaldir’ beyanı kabul edilmeli. Şimdi iş Danıştay’da, temyizde. Temyiz sürecinin 1- 3 ay sürdüğünü söylüyorlar. Şu anda iğne deliğinden mal geçirmeye çalışıyoruz. İç gümrük bölgeleri dolduğunda tekrar şişmeler olacak.”


Plastikte, atık veya orijinal ayrımı olmadan tüm ithal hammadde için belge istenmesi sıkıntıyı büyütüyor

SERCAN AKINCI

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkanı Selçuk Aksoy, “Ekonomi Bakanlığı’nın Ürün Güvenliği ve Denetimi Tebliği plastik sektörünü 3 hafta içinde 1 milyar dolarlık kayba uğrattı” dedi. Tebliğde yapılan değişikliğin sorunu çözmediğini belirten Aksoy, konuyu mahkemeye taşıyacaklarını belirtti. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu da “Müdürlüklerdeki memurlar "10 tane ‘kapsam dışıdır’ yazısı versem ve bunlardan birinde sorun çıkarsa iş bana kalacak" diyerek, bütün ürünleri analize gönderiyor. İstanbul’da sadece 1 memur plastik sektörü için kontrol yapıyor. İstanbul’daki tüm plastikçiler içinde ‘Memur Gürkan’ popüler oldu. Şu anda iğne deliğinden mal geçirmeye çalışıyoruz” dedi.

İthalatta karmaşa ve zorluk yaratan tebliğe “hurda plastik ithal edilip, yeni gibi gösteriliyor” şikayeti üzerine açılan dava yol açtı. Danıştay, beyan usülünü kaldırdı. Ekonomi Bakanlığı “Ürün Güvenliği ve Denetimi Tebliği”nde 17 Şubat 2015’te değişikliğe gitti. Böylece ithalatta beyan usülü kabul edilmediği, orijinal hammadde ile atık hammadde aynı gümrük tarifesi içinde yer aldığı için topyekün tüm hammadde ithalatında atık olsun olmasın ‘muafiyet’ belgesi almak zorunlu hale geldi. 14 bin firmayı kapsayan plastik sektörünün hammadde girişleri teste tabi oldu. Sınır gümrüklerinde uzun araç kuyrukları oluşunca lojistikçiler de isyan etti. Sektör kuruluşları, OSBÜK, UND devreye girdi. Tebliğde 4 Mart gece yarısı düzeltme yapıldı. Yeni tebliğde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ihtiyaç duyması halinde her parti malı laboratuvara gönderme yetkisi verilirken, orijinal ürünlere zorunlu olarak kapsam dışılık yazısı alınması şartı korundu. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy’un açıklamasına göre yeni tebliğde, serbest bölgeler atlandı. Serbest bölgelerdeki yerleşik firmalar da büyük sıkıntıya düştü. Aksoy, “Yerli girdilerle yapılan üretimlerde dahi ‘Türk Malı’ Türkiye’ye giremiyor” dedi.

Sorun il müdürlüklerine taşındı

4 Mart tarihli düzeltmede denetimlerin giriş gümrüklerinde değil, il müdürlüklerinde yapılması öngörüldü. Bu değişiklik TIR kuyruklarını önledi. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Çetin Nuhoğlu, “Tebliğ değiştirildikten sonra taşımacılar için genel olarak bir problem kalmadı. İthal mallar iç gümrüklerde bekletiliyor. Sadece iç bölgelerdeki kapasiteler nedeniyle birtakım problemler yaşanabilir” dedi. Ancak plastik üreticilerinin sorunları büyüyerek sürüyor. Bakanlık yetkilileri, Başyazarımız Osman Saffet Arolat’a yaptıkları açıklamada, “Kapıdaki yığılmaları önlemek için denetimin il müdürlüklerine geçerek kapıların rahatlatılmasını istedik. Bu sağlandı. Ama sorun oraya taşınmış oldu. Çok geniş kapsamlı bir hammaddenin denetimi söz konusu. Üç bakanlık temsilcileri toplandı. Eski usül beyana dönülmesi düşünüldü. Ancak, Danıştay kararı bu konuda ellerini kollarını bağlıyor. Şikayetler sürüyor” dedi. PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, “Tebliğ hükümlerini, gerek personel gerekse donanım eksikliklerinden dolayı sanayinin hızına yetişemeyecek şekilde yürüten Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri, ne yazık ki bu işin içinden çıkamıyor! Bu arada, hem plastik sektörünün hem de ara malı verdiği ambalaj, otomotiv, inşaat, elektrik-elektronik ve tekstil gibi onlarca sektör milyarlarca dolarlık zarara uğruyor ve uğramaya da devam edecek. Geçen yıl yaklaşık 14 milyar doların üzerinde katma değer üreten bir sektörün bürokratik işlemlerle sekteye uğratılmasında ilgili bakanlıkların yeterince ilgili olmamaları etkili oluyor. Yerli üretici ithalatın durma noktasına gelmesini fırsat bilip her hafta zam yapıyor. Tebliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için hukuki hazırlıklara başladık” dedi.

"Dava açacağız"

Tebliğin uygulamasıyla atıkla ilgisi olmayan 1. sınıf hammaddelerin şu anda ne kadar süre ile gümrüklerde bekleyeceğinin bilinmediğini söyleyen Aksoy şöyle devam etti:
“Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine başvuran sektör mensupları, ilgili izinlerin verilmesi noktasında zorluklarla karşılaşıyor. Ve her geçen gün; belge maliyetleri, ardiye maliyetleri, yerli üretici ithalatın durma noktasına gelmesini fırsat bilip her hafta zam yapması, gecikmelerden dolayı yaşanan üretim ve ihracat kayıpları ile spekülatörlerin yarattığı fiyat artışları, üç haftada sektöre yaklaşık 1 milyar dolara mal olmuş görünüyor. Plastiği üretiminde kullanan ambalaj, otomotiv, inşaat, elektrik-elektronik, tekstil, medikal vb. sektörlerde de üretim ve ihracat kayıpları yakında gündeme gelmeye başlayacak. Danıştay kararı hakkında Ekonomi Bakanlığı’nın temyize gitmemesine anlam veremedi. Tebliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için hukuki hazırlıklara başladık. Üretimde ihtiyaç duyulan tüm hammaddeleri gümrükten çekemeyen sanayiciler ciddi bir zaman ve maddi zarara uğrayıp, sanayide üretim durma noktasına gelmişti. Ekonomi Bakanlığı’nın içinden çıkılmaz bir hale gelen bu duruma çözüm aramak için yeni bir değişikliğe gitmesi, sorunu çözmedi. Aksine, 04 Mart 2015 tarihli tebliğe göre, getirilen hammaddenin orijinal olduğunun belgelenmesi de yetmiyor, ayrıca bu belge ibrazı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerinden bürokratik işlemleri aylarca süren izinlerin alınması da gerekiyor.”

"Memur Gürkan popüler oldu"

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, konu hakkında şu açıklamayı yaptı: “Tebliğ değiştirilken son anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlükleri’nin gerek duyduğu ürünü analize gönderebileceği maddesi eklendi. Şimdi bu müdürlüklerdeki memurlar 10 tane ‘kapsam dışıdır’ yazısı versem ve bunlardan bir tanesinde sorun çıkarsa iş bana kalacak diyerek, bütün ürünleri analize gönderiyor. İstanbul’da sadece 1 tane memur plastik sektörü için kontrol yapıyor. İstanbul’daki tüm plastikçiler içinde ‘Memur Gürkan’ popüler oldu. Bizim beyanımız kabul olmuyorsa, ihracatçı firmanın ‘bu ürün orijinaldir’ beyanı kabul edilmeli. Şimdi iş Danıştay’da, temyizde. Temyiz sürecinin 1- 3 ay sürdüğünü söylüyorlar. Şu anda iğne deliğinden mal geçirmeye çalışıyoruz. İç gümrük bölgeleri dolduğunda tekrar şişmeler olacak.”